31 Mart 2011 Perşembe

Mikuni Senin Neyine ?

Nedir Mikuni? California'da bir Japon deniz urunleri restoranti. (merak edenlere linki) Ve hikayem soyle basladi...

Esimin is arkadaslari ile aksam yemegi toplantisina biraz `sosyallesmek` icin gittim bu aksam. Ve itiraf etmeliyim, ne Cin ne de Japon mutfagina dair daha once hicbirsey yememistim (Gulluoglu'nda yedigimiz cakma Cin boregini saymazsak:).
O cubuklari da nasil kullanacagimi bilmiyordum. Simdi bilmemek degil, ogrenmemek ayip ama zorunlu degil ki arkadas. Cin cubugu kullanmayi ogrensem ye farkedeeer, ogrenmesem ne? Peeeh! Diye dusune dusune vardik restorana. Masalara yerlestik, selam kelam, `hiii, how ya doin`ler falan, Sacramento`yu sevip sevmedigim soranlar, san franciscoya gidip gitmedigimi soranlar, ayakkabimi begenenler derken az bucuk sosyallestim.
E tabi bu arada siparisler alinmaya basladi. Masada 7 muslim, bi o kadar da Amerikali mevcut oldugundan ve de biz muslimler garsonlarla kullandiklari malzemelerin helalligi konusunda sIkI pazarliklar yaptigimizdan siparis verme islemi took forever! Yani fazla uzadi. Neeeyse efenim, esimle yaptigimiz muzakereler sonucu ben balik restoraninda vejeteryan yemek soylemeye karar verdim.
Evet su asagida gordugunuz ilk resimdeki yemek onume gelene kadar garson 3 kez geldi gitti, hesap verdi. Once yemegin icinde alkol var mi, dmz eti-yagi var mi diye sorduk. Ogrendi geldi ve dedi ki alkollu bir sosu var ama isterseniz koymayiz. Tamam dedik, kesin soz aldik. Da, sonra aklimiza tava problemi geldi. Simdi ayni tavada bizden once baska alkollu yemek pismis olabilir diye hukmettik. Haydi bi daha cagirdik, temiz tava talebinde bulunduk, tamam ekstra tavamiz var, temiz onda pisiririz dediler. Vallaha mi dedik, `Ekmek Kuran carpsin` diye bizi corfirm ettiler. Tamam dedik ona da. Beklemeye basladik. Benim sorularim ve isteklerim o kadar korkutmus ki gozlerini, zavalli garsoncuk gelmis 10 dk sonra korka korka omzuma dokunuyor `hanfendi bakar misiniz?` diye. Neyse dondum, ne vardi canim dedim, bu kez kizcagiz diyor ki  `sef soruyor, tuz-biber-sarmisak koyalim mi diye?`. `Koyun canim` cevabini alan garsonun mutlulugu gorulmeye degerdi dogrusu :)
Bunca cabamin karsiliginda onume gelen yemek budur, asagida sekil A`da gorulesidir. Simdi bu yemegin adi: Yasai Itame.Tamamen kafadan atarak cevirisini yapiyorum: Cig zerzevat.
Evet soya sosunda soyle bir cevrilmis catir catir cig havuc,yesil sogan, kabak, soya filizi, lahana, mantar, sari renkli bir sey(ki zencefil tursusu oldugunu umarak tadina baktim)den mutesekkil bir yemek.  Uzerinde yer yer susam tanelerine de rastliyoruz :)Yaninda da tabiki haslanmis pirinc. Bir haslanmis pirinc bu kadar mi lezzetli gelir insana yareppim! bir seyler yiyormus gibi gorunmek icin pilavdan yedim zar zor. Cin cubuklari hakkinda da bosuna endise etmisim, yemeklerle beraber catallari da dagittilar.

Iste esimin tercihi `somon lover` tabagi. Yemegin adi somon lover ama icinde kullanilan balik `tasmanian ocean trout` yani tasmanyali okyanus alabaligi :)) Tad fena degildi ama bana yine cig gibi geldi.


Bu  Jessica`nin tercihi: bildiginiz susi, ama bu Japon susi :)

Bu Steve`in yemegi, adini hatirlamadim ama boyle balikli-pirincli bisi iste?Ustundeki bant degil yosun :)

Iste masanin bi ucundan elimin yetistigi uzakliga kadar resimlerini cekebildiklerim bunlar. Aslinda daha ne cig baliklar,ne deniz sungerli salatalar vardi ama ayip olmasin diye telefonu elden ele yollayamadim amerikalilara `abi bi resmini cekiver gozunu seviim` diye. :p

Yani aksam yemegi yemek icin tercih edilebilecek bir mekan degil benim Turk kafama gore. `Mikuni ne yaw, sooyle Hacidayili, kebapli, lahmacunlu, baklavali, kunefeli bi Turk restorani acsam da, lezzet yoksunu adamlar kalp krizi gecirse` diye baya bi entrika kurdum bu aksam yemek yeme rolu yaparken.. Yazik adamlara lan, cig baligi bayila bayila yediler..

Neyse..
Bu lahmacun resmini de nefsime armagan ediyorum!!

Hasili kelam, hic olmazsa Japon kardeslerimize bir hayrimiz dokundu diye sevindim ama eve giderken :) Yoksa Mikuni benim neyime..

Allah kimseyi ANAVATANINDAN ebedi ayirmasin... Ozledim be...

(homesick modunda kapanis....)

29 Mart 2011 Salı

Kadayifli Muhallebi Tatlisi

Turkiye`de tanisip tadina doyamadigim,yapmaya niyetlendigim ama vakit bulamadigim bir tatlidir kendisi. Su gurbet ellerde Arap markette ustunde Kataifi yazan bi nesne buldum, kadayiftir herhalde diyerek aldim, evde klasik lok serbetli kadayif yapmaktansa muhalebili tarifi denedim. Ve tadina bir kez daha hayran oldum.

Eminim TR`de deneseydim tadi cok daha guzel olacakti, cunku buradaki sutun de, krem santinin de tadi hic gercekci gelmiyor bana. Herseyin etiketini okuyarak aldigimiz icin, sutun bile icindeki katki maddeleri listesini gorunce psikolojik olarak midir nedir etkilenip begenmeme moduna geciyorum..


Neyse bu kadar laf yeter, tarif  kucuk degisikliklerle bu adresten, denerseniz afiyetler olsun!


MALZEMELER:
  • 350 gr. tel kadayıf
  • 2 yemek kaşığı tereyağı
  • 4 yemek kaşığı toz şeker
  • 1 su bardağı iri kıyılmış ceviz (ben kavrulmus findik kullandim)
Kreması İçin:
  • 1 su bardağı toz şeker
  • 1 kg süt
  • 3 yemek kaşığı tepeleme un
  • 3 yemek kaşığı nisasta (ben eklemedim)
  • 1 yumurta sarısı
  • 1 kutu krema (200 gr) (ben bir paket krem santi kullandim)
  • 1 paket vanilya
YAPILIŞI:
  1. Tel kadayıfı ince ince kıyın, ceviz(ya da findik), yağ ve şekerle beraber kısık ateşte kızarana kadar kavurun.
  2. Krema (ya da krem santi) ve vanilya hariç tüm malzemeyi tencereye alın, muhallebi gibi pişirin.
  3. Ocaktan alınca krema ve vanilyayı ekleyip mikserle iyice çırpın.
  4. Kavrulan kadayıfın yarısını orta boy bir tepsiye dökün, düzgünce yayın.
  5. Üzerine ılınan muhallebiyi boşaltın, kalan kadayıfı serpin. Hafif üzerine bastırın.
  6. Dolapta soğutup servis edin.
Afiyetle..

28 Mart 2011 Pazartesi

LA- Hollywood Gezimiz :)

NOT: Baslamadan once, TR de uzun zamandir suren blog kapatma kararini siddetle kiniyorum. . Bu postun gecikmesinin sorumlusu da yine bu `yasak`idi. Hala tam olarak kalkip kalkmadigindan emin degilim ama insallah bu postu okuyabilenler vardir :)

Ha-ri-ka bir sehir! Hollywood kesinlikle yasarim dedigim bir yer! Sacramentonun sakin,huzurlu, emekliler sehri havasi veren sessizliginden sonra Istanbul'u animsatan bi sehir gezmek cok iyi geldi gercekten.

Tum kanallarda yagmur, ruzgar, firtina uyarisi yapilirken ciktik yollara. Gercekten de 7 saatlik yol boyunca, Los Angeles'a varincaya kadar; arabayi aniden savuran guclu ruzgarlardan, bardaktan bosanircasina yagan yagmura kadar meteorolojinin ongordugu her seyi yasadik. Cumartesi gununu esim seminerde gecirirken ben de esimin bir  is arkadasinin esiyle Los Angeles'ta  Irvine' de yasayan diger bir Turk arkadasin evinde kahvalti yaptik, ogle yemegine baska bir arkadasin evindeydik, ogleden sonra oradaki Turk Kultur Merkezinde takildik, ikindiye dogru Turk marketine gidip eksiklerimizi tamamladik :) Aksam ise hep beraber yine kahvalti yaptigimiz arkadasta bu kez aksam yemegi yedik. Amerikada yasayan Turkler, civardaki akdeniz, arap ve Turk marketlerinden aldiklari urunlerle enteresan yemek tarifleri uretebiliyor. Mesela gecen hafta ctesi aksami yemekte onumuze sunulan degisik bir manti yorumu goreceksiniz asagidaki resimde :) Tabiki gercek manti tadi yok ama kendine has harika bir lezzeti var bu yalanci mantinin. Aslinda ismi de Tortilla Mantisi :))


Tarifi ise inanilmaz basit. Evet cig tortilla hamurunun icine kiymali ic koyup borek gibi sariyorsunuz, tost makinesinde cevire cevire kizarttiktan sonra dilimleyip uzerine sarimsakli yogurt dokup servis ediyorsunuz! Hepsi bu sonuc haarika! Yanindaki de bildiginiz zeytinyagli sarma.. Immmm!

Neyse efendim, ctesi bu sekilde gectiktan sonra pazar gunu daha onceden biletlerimizi almis oldugumuz Universal Studios'a dogru yola ciktik. General parking'e parkettikten sonra kapiya dogru yurumeye basladik. Universal Studyolarina girmeden evvel bir suru alisveris magazalariyla dolu rengarenk bir caddeden geciyorsunuz. ben bu caddeye bayildim cunku bana istanbulun karmasikligini animsatti.

Ve iste kapidayiz! Unlu hollywood filmlerinin ve dizilerinin cekildigi setleri gezmeye haziriz!

Biletimiz 2 gunluk giris icindi. Isterseniz 2.ci girisinizi bir yil icinde herhangi baska bir gunde yapabiliyorsunuz. Gercekten de Universal Studios tek gunde gezilebilecek bir yer degil. Bizim bir gune sigdirdirabildiklerimiz;

House of Horror `da unlulerin masklari
 Korkunc Chucky! Hala korkunc geliyor, siz de o filmleri, Caki nin igrenc gulusunu hatirliyor musunuz?

Son zamanlarda cekilmis bir korku filmi olan `My soul to take` filminde kullanilan orjinal aksesuarlar sergileniyordu.Asagidaki canta da  o filmden. Diger filmlerden de hatirlayabileceginiz kiyafetler, alet edevatlar burada mevcut.
Tabiki house of horror bunlardan ibaret degil. Kapkaranlik ve dar koridorlardan gecilen bir kisim var ki sanirim o kismi en cok ciddiye alip da korkan bendim! Benim korku cigliklarim da diger turistlere gaz verdi :) Bol bol gulduler! Hatta bir setten gecerken (Frankenstein seti idi) Frankenstein kilikli adamin elinde baltasiyla setten cikip ustumuze kosmasi olayi koparan an idi! `No noooo` cigliklarim herkesi gulmekten bayiltti! Allahtan her yer kapkaranlikti ve kimse bizi tanimiyordu!

Setler arasinda elimizi kolumuzu sallayarak gezemiyoruz tabiki. Rehber esliginde binilen kucuk konvoylarla turlar yapiliyor. Bu turlarda bir cok unlu film ve dizinin setini gorduk. Bir kez bilet alip girdikten sonra iceride katilacaginiz tum tur ve gosteriler ucretsiz. Sadece yemege para vereceksiniz ama zaten iceride 'helal' yemek bulamayacaginizdan dolayi yaninizda sandvic ve bol bol abur cubur getirmenizde fayda var. Surekli hareket halinde oldugunuzdan acikabilirsiniz. Ben de aynen en buyuk cantami yanima alip icine TR'den getirdigim atistirmaliklari doldurdum:) heybem sirtimda gezdik hollywood'u :)






Mesela `How I met your mother` dizisi asagida gordugunuz setlerde cekilmis uzunca bir sure. Bu setlere `facade` deniyor. Goruldugu gibi sadece tek cephede ibaretler. Icleri bos.




Unlu  filmlerde kullanilan arabalardan bazilari (Tokyo Drift vs)








Vee, Desperate Housewives dizisinin gercek setindeyiz :) Evleri tanidiniz mi?









Ucak kazasi temali filmlerde kullanilan set. Gordugunuz gercek bir boeing ucaginin parcalanarak enkaz haline getirilmis hali. Dekor inanilmaz gercekci idi. Yerlerde ezilmis esyalar, acilmis valizleri bile gorebiliyorsunuz.




Yine turla gezilebilen baska bir film, The Revenge of the Mummy\Mumyanin intikami



Sicak cikolata ve sebzeli pizza.  Cok iyi bi ikili olmadilar ama hem usumustuk, isindik. Hem de acikmistik, doyduk, napalim :)

Evet simdilik bu kadar. Bol resimli bir post oldu :)
Keyifle!