4 Mayıs 2009 Pazartesi

Neler Oluyor Hayatta?

Bu kadar uzasın istemezdim ama elimizde olmadan arayı açtık napalım... Son dönemlerde okuldaki konferans, gelmeler- gitmeler, geziler, programlar, düğünler derken hayatın meşgalesi aldı başını gitti,giderken bizi de birazcık uzaklaştırdı bu mekandan..

Çok güzel şeyler yaptım mesela...
İlki okuldaki konferanstı. Allah'a şükür hazırlanmak için vakit bulabildim ve problem çıkmadan sunumumu yapabildim. Asistanım,dinleyicilerim ve de dinleyicilerin arasındaki bazı best friend'lerimin de katkısıyla bu vazifeyi de yerine getirdik. Bu çalışmayı CV'me altın harflerle yazacağım ilerde:)
Konferans bitiminde tümm katılımcılarla birlikte çıktığımız boğaz turu da harikaydı. Yatta yenen öğlen yemeğinin ardından küçük bir çekiliş yapıldı. Yata binerken dağıtılan mini lokum kutularının altındaki numaralarla çekilişe katıldık,ilginçtir ki onca katılımcı varken çoğunlukla bizişm kadroya çıktı hediyeler:) Millet de işin içinde bir tezgah var sanacaktı nerdeyse:) Neyseki hediyeler ufak tefek şeylerdi,kitap-sözlük vs.. gibi.. Öyle beyaz eşya -ev -araba falan dağıtılmadı:)))






Tabi tüm bunlar esnasında; tam da konferans haftası evlenen eşimin kuzeni ve bu vesileyle evimize konuk olan kayınvalidem,eşimin dayısı ve yengemiz ile ilgili aktaracaklarım var. Malum çalışan bir ev hanımı olarak kendileri ile malesef istediğim gibi ilgilenemedim. Yemek bile hazırlayamadım yorgunluktan.Sağolsun kayınvalidem ve eşim mutfağa girip kahvaltılık bir şeyler hazırlayıp idare ettiler beni. Neyse bi dahaki sefere tüm hünerlerimi sergilemek üzere esen kalın diyerek uğurladım onları:)
Sonra best friend'lerimden birinin evine konuk oldum kahvaltı için.. Kutlu doğum ayının içinde bulunmamız sebebiyle kahvaltının teması "gül" idi. Masanın üstünde kırmızı gül yaprakları ve gül desenli peçeteler vardı, tabaklar-fincanlar gül desenli idi... Ve tabiki yemekler... Hepsi birbirinden lezzetli çeşit çeşit nimetler.. Bu sofrayı paylaşmayı çok önceden istemiştim ama ancak fırsat bulabildim..


Tabi gelenlerin de getirdikleri ile sofra iyice bereketlenmişti..

Sonra açılışının üstünden epeyce geçmesine rağmen, ilk defa fırsat bulup Miniatürk'e eşimin şehirdışından gelen arkadaşlarını gezdirme vesilesi ile gidebildik. Gerçekten çok güzel proje olmuş,tasarlayanları ve hayata geçirenleri kutluyorum. Kısa bir Türkiye turu yapmış gibi hissettim kendimi..









Son olarak işçi bayramından dolayı 1 gün ekstra tatili haftasonuna ekleyerek ,perşembeden yola çıkıp memleketimize kaçtık. Aile yanında toplam 3 gün tatil yapınca kendimi çok iyi hissettim. Bu kadar tatil fazla gelmiş olacak ki, İstanbul'a geri dönüşte akıntılı bir burun ve ağrılı bir boğaz getirdim:) Ama olsun her şey çok güzeldi...
Herkese mutlu günler!

4 yorum:

  1. merhaba nezamandır yeni birşeyler yazmanızı bekliyordum düzce gezisi yazısıyla blogunuz dikkatimi çekti bir düzceli olarak ve blogunuzu çok beyendim çocuklarımı uyutum ve sizin bloğunuzu inceliyorum

    YanıtlaSil
  2. yaşasın nihayet düzceli birisi bloguma yorum yaptıı!! Çok sevindim fatma,her zaman beklerim, teşekkür ediyorum:)

    YanıtlaSil
  3. sanırım tayra köyündensiniz bende evlenmeden önce gölormanı köyünde oturuyordum eşim çerkez köprübaşı ömer efendi köyünden ama biz eşimin işi dolasıyla çerkez taşköprücivarında oturuyoruz düzceli bir blog buldugum için çok sevindim

    YanıtlaSil
  4. eşimin ailesi Tayra ve Kazıkoğlu bileşimi:)benim köyüm yok:)
    Kültür mahallesindenim ama İstanbulda yaşıyoruz. Ancak böyle tatillerde gidebiliyoruz napalım.. Artık sık sık bekliyorum bloguma hemşehrim:)

    YanıtlaSil

Dediniz ki;